Özet
Tarih: Eylül 2015
Amaç: Tatil
Favori Faaliyet: Azmak’ta tekne yolculuğu
Favori Görülecek Yer: Azmak
Favori Gidilecek Mekan: Olta Restaurant
Muğla’da Gökova
Körfezinde bulunuyor Akyaka. Tavsiye üzerine gitmeye karar veriyoruz biz de. Yaptığımız
arayış sonunda gözümüze kestirdiğimiz Big Blue’dan oda kahvaltı tek gecelik
rezervasyon yaptırıp gidiyoruz. Mekanın
konumu, odanın temizliği, yeni ve modern mobilyaları beklentimizin üstünde.
Akyaka’ya vardığımızda akşam
olmak üzere. Azmak nehrine ayırıyoruz günden geri kalanı. Ufak tekneler üç beş
yolcuyu bulunca çalıştırıyorlar motoru. Denizden nehire geçiyoruz. Nehir suyu
berrak, koca koca balıkları seyrediyoruz. Nehrin iki yanı yemyeşil, içi de öyle.
Yosunlardan bir orman uzanıyor altımızda.
![]() |
Azmak |
Restaurantların olduğu
bölge tekneler için durak. İniyoruz. İnsanlar suya ayaklarını sokuyor, yüzen
bir çifte hayretle bakıyor herkes. Su inanılmaz soğuk. Nehir kıyısında sıra
sıra balık restaurantları var, yer bulmak hele de nehir kıyısında olsun
derseniz şansınıza kalmış. Olta Restaurantta buluyoruz biz böyle bir yer.
Mezeleri çok lezzetli. Ortası deniz mahsulüyle doldurulmuş mantar bir harika.
Kaya koruğu denen bir çeşit ottan bir meze tadıyoruz ki o günden sonra her
yerde onu arar olduk. Barbun ve kalamardan da hoşnutuz. Etrafımızda yüzen
ördeklerle birlikte yemeğimizi yerken güneşi de batırıyoruz.
![]() |
Azmak |
Yemeğin arkasından şeftalili, krepli ve helvalı çok lezzetli
değişik bir tatlı servis ediliyor. 200 TL civarında bir hesap ödediğimiz
mekandan memnun ayrılıyoruz.
Dönüşte yürüyoruz, yaklaşık 20 dakikada sürüyor. Yol boyunca
Akyaka’nın şirin beyaz evlerinin tadını çıkarıyoruz. Çarşı hareketlenmiş bu
saatlerde.
Ertesi sabah Big Blue’da sunulan kahvaltı da beklentimizi
karşılıyor. Bir gece daha kalmak istiyor ancak yer bulamıyoruz.
Yönlendirdikleri Erdem Otele geçiyoruz biz de. Big Blue’dan sonra standardımız
epeyce düşüyor.
Akyaka’nın denizi bizi çok şaşırtıyor. Metrelerce sadece dizlerimize
geliyor deniz ve üzerinde nehirden karışan bir karış soğuk su var ki alışmak
mümkün değil. Yakındaki koylara gitmeye karar veriyoruz. Önce yarım saat kadar
bir mesafede Akbük’e, sonra yine yaklaşık yarım saat uzaklıkta olan Ören’e
uğruyoruz. Akbük’ü pek sevmiyoruz, ancak Ören’in küçük, şirin plajı ve denizi
bizi bir hayli mutlu ediyor.
![]() |
Akbük |
Akşama
tekrar Akyaka’ya dönüyoruz. Konyalı Gözlemeci ve Tostçu meşhur yerlerindenmiş,
araya sora bulup gözlemelerini tadıyoruz. Lezzetli ancak sıradan.
Ertesi
sabah Erdem Otel’de kahvaltı etmek istemiyoruz, zira aklımız Azmak’ta kaldı.
Olive Farm’ın mağazasına gidip zeytin ve zeytinyağı alışverişi yapıyoruz.
Organik sertifakalı ürünler güzel, ancak biraz pahalı. Azmak kıyısındaki mağazanın
bahçesinde kahvaltı servisi de yapılıyor. Burada çok iddialı olmasa da güzel
bir kahvaltının ardından, nehrin içine koydukları masada ayaklarımız suda birer
çay daha içip Azmak’ı görmüş olmaktan memnun bir şekilde Akyaka’dan ayrılıyoruz.
M & A 04/09/2015
M & A 04/09/2015
Bu yazınızdan sonra Akyaka yı oldukça merak ettim. Eğer ki tatile çıkabilirsem mutlaka ilk oraya gideceğim. Teşekkürler :)
YanıtlaSilSevgili yazarlar bu yazınızı çok beğendim fakat sizden bir ricam olacak. Mümkünse bizim keşfedilmemiş kiraz cennetimiz Eldivan'ı da yazar mısınız?
YanıtlaSil